Mikrocerrahi, son yıllarda beyin, sinir ve omurga cerrahisinde öne çıkan, minimal invaziv yaklaşımların merkezinde yer alan bir tekniktir. Özellikle bel fıtığı, boyun fıtığı ve kanal darlığı gibi omurga hastalıklarında, daha az doku hasarıyla daha hızlı iyileşme sağlayan etkili bir tedavi yöntemi olarak tercih edilmektedir.

Bu yazıda mikrocerrahi nedir, hangi hastalıklarda uygulanır, nasıl yapılır, ne kadar sürer, iyileşme süreci nasıldır gibi en çok merak edilen sorulara yanıt verecek; ayrıca klasik cerrahiyle farklarını, hasta deneyimlerini ve fiyat bilgilerini ele alacağız. Gelişmiş cerrahi teknolojiler ışığında mikrocerrahinin sunduğu avantajları detaylıca keşfetmek için okumaya devam edin.

Mikrocerrahi Nedir?

Mikrocerrahi, çıplak gözle görülmesi zor olan anatomik yapıların (sinir, damar, omurilik gibi hassas dokuların) yüksek büyütmeli cerrahi mikroskoplar ve özel mikro aletler yardımıyla onarıldığı bir cerrahi tekniktir. Bu yöntem, minimal doku hasarıyla son derece hassas müdahalelerin yapılmasına olanak tanır.

Mikrocerrahi Ne Demek?

Kelime anlamı olarak mikro küçük, cerrahi ise ameliyat anlamına gelir. Ancak tıbbi uygulamada mikrocerrahi, yalnızca küçük kesi anlamına gelmez; aynı zamanda yüksek hassasiyet, yüksek teknoloji ve minimal invaziv yaklaşım felsefesini temsil eder. Hedef, hastaya mümkün olan en az travmayla en etkili cerrahi müdahaleyi gerçekleştirmektir.

 

Mikrocerrahi ile Beyin Cerrahisinde Yeni Dönem

Mikrocerrahi Hangi Alanlarda Kullanılır?

Mikrocerrahi, birçok uzmanlık alanında uygulanır ve her biri için farklı avantajlar sunar:

  • Nöroşirurji (Beyin ve Omurga Cerrahisi):

Bel fıtığı, boyun fıtığı, spinal tümörler ve kanal darlığı gibi hastalıklarda mikrocerrahi, sinir dokularına zarar vermeden müdahale imkânı sunar.

  • Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi:

Parmak kopması, doku nakli ve yüz onarımı gibi işlemlerde sinir ve damarların yeniden birleştirilmesinde kullanılır.

  • Üroloji:

Özellikle mikrocerrahi varikosel ameliyatları, testis çevresindeki damar genişlemelerinin hassas bir şekilde onarılmasını sağlar.

  • Kulak Burun Boğaz (KBB):

Orta kulak cerrahilerinde ve bazı ses teli operasyonlarında da mikrocerrahi teknikler kullanılır.

Mikrocerrahi Nasıl Uygulanır? Mikroskop ve Özel Aletlerle Yapılan İşlemler

Mikrocerrahi sırasında cerrah, ameliyat bölgesini 20 kata kadar büyütebilen cerrahi mikroskoplar kullanır. Bu sayede milimetrik sinirler veya damarlar net bir şekilde görülebilir. Ayrıca:

  • Mikro neşterler ve dikiş materyalleri,
  • Ultrasonik aspiratörler,
  • Mikro forseps ve mikro makaslar gibi özel aletler kullanılır.

Bu donanımlar sayesinde, klasik cerrahilere göre daha küçük kesilerle, daha az kanama, daha hızlı iyileşme ve daha düşük komplikasyon riski hedeflenir.

 


Bu videoda, mikrocerrahi yöntemiyle yapılan ameliyatların avantajlarına dair tüm detayları Dr. Kulaksızoğlu’ndan dinleyebilirsiniz.


 

Mikrocerrahi Ameliyatı Nasıl Yapılır?

Mikrocerrahi ameliyatı, klasik cerrahi yöntemlerden farklı olarak milimetrik düzeyde hassasiyet gerektirir. Bu nedenle işlem öncesinden itibaren her aşama planlı, özenli ve teknoloji desteklidir. Amaç, yalnızca sorunlu dokuyu hedef almak ve çevredeki sağlıklı dokulara zarar vermemektir.

İşlem Öncesi Hazırlık

Mikrocerrahi operasyonlarından önce hastanın genel sağlık durumu, eşlik eden kronik hastalıkları ve mevcut nörolojik bulguları detaylıca değerlendirilir.

Çoğu vakada:

  • Manyetik Rezonans (MR) veya Bilgisayarlı Tomografi (BT) ile görüntüleme yapılır,
  • Sinir iletimi testleri (EMG) uygulanabilir,
  • Gerekli durumlarda anesteziye uygunluk için rutin kan tetkikleri gerçekleştirilir.

Bazı hastalarda genel anestezi yerine epidural anestezi tercih edilir; böylece hasta bilinci açık, ağrısız bir şekilde operasyonu geçirebilir. Bu yaklaşım, özellikle bel fıtığı ve kanal darlığı ameliyatlarında konfor sağlar.

Mikrocerrahi Ameliyatının Aşamaları

  1. Küçük bir kesi (yaklaşık 1–1.5 cm) açılarak hedef bölgeye ulaşılır.
  2. Cerrahi mikroskop devreye girer; görüntü 20–40 kata kadar büyütülür.
  3. Mikroskobik aletlerle yalnızca bozulmuş veya sıkışmış doku temizlenir.
  4. Sinir ve damar yapıları korunarak “dokuya saygılı cerrahi” prensibi uygulanır.
  5. Gerekiyorsa, mikro dikişlerle ilgili alan yeniden yapılandırılır.

Bu sayede ameliyat süresi kısalır, kan kaybı minimal düzeyde olur, hastanın iyileşme süreci hızlanır. Mikrocerrahinin en büyük avantajı, omurilik ve sinir dokusuna doğrudan hasar vermeden tedaviyi mümkün kılmasıdır.

Mikrocerrahi Kapalı Ameliyat mı?

Evet, mikrocerrahi halk arasında sıklıkla “kapalı ameliyat” olarak bilinir.

Aslında burada “kapalı” terimi, ameliyatın küçük bir kesiyle yapılmasını ifade eder. Ancak işlem, endoskopla değil mikroskopla yapılır. Yani fark, görüntüleme yönteminde ve uygulama hassasiyetindedir.

Kapalı mikrocerrahi ameliyatları sayesinde:

  • Hastalar ameliyattan birkaç saat sonra yürüyebilir,
  • İyileşme süresi birkaç güne iner,
  • Yara izi minimal kalır,
  • Nüks riski (tekrar etme olasılığı) klasik cerrahiye göre belirgin biçimde azalır.

Bu nedenle günümüzde bel fıtığı, boyun fıtığı ve kanal darlığı gibi omurga hastalıklarının tedavisinde mikrocerrahi yöntemi “altın standart” kabul edilmektedir.

 

Mikrocerrahi nedir
Mikrocerrahi Nedir?: Bel ve Boyun Fıtığı Tedavisine Modern Yaklaşım

Mikrocerrahinin En Sık Uygulandığı Hastalıklar

Mikrocerrahi, yalnızca bir teknik değil farklı branşlarda hassas müdahaleleri mümkün kılan bir yaklaşımdır. Sinir, damar ve yumuşak dokuya zarar vermeden tedavi uygulamak amacıyla kullanılır. Özellikle nöroşirurji, üroloji ve kadın-doğum alanlarında sıklıkla tercih edilir.

Bel Fıtığında Mikrocerrahi Yöntemi (Lomber Disk Hernisi)

Mikrocerrahi bel fıtığı tedavisinde yaygın olarak uygulanır. Sinir kökü üzerindeki baskının küçük bir kesi ve mikroskobik aletlerle ortadan kaldırılması, hem iyileşme sürecini kısaltır hem de çevre dokuların korunmasını sağlar.

Bu yöntem sayesinde hastalar:

  • Aynı gün yürüyebilir,
  • 1 hafta içinde normal yaşantısına dönebilir,
  • Minimal kesi nedeniyle iz problemi yaşamaz.

Mikrocerrahi yöntemi, özellikle klasik bel fıtığı ameliyatlarından korkan hastalar için güvenli ve etkili bir alternatiftir.

 


Bu videoda, bel fıtığında mikrocerrahi yöntemiyle yapılan ameliyatlara dair tüm detayları Dr. Kulaksızoğlu’ndan dinleyebilirsiniz.


Boyun Fıtığında Mikrocerrahi Yöntemi (Servikal Disk Hernisi)

Mikrocerrahi boyun fıtığı tedavisinde, omurga sinirleri üzerindeki baskı mikroskobik yöntemle kaldırılır.

Halk arasında “kapalı boyun fıtığı ameliyatı” olarak da bilinir.

Avantajları:

  • Boyun hareketliliği korunur,
  • Ses telleri ve yemek borusuna zarar verilmez,
  • Daha az ağrı ve daha hızlı iyileşme süreci sunar.

Google’da sıklıkla aranan “mikrocerrahi boyun fıtığı ameliyatı olanlar yorum” sorgusu da bu yöntemin hastalar üzerindeki olumlu etkilerine işaret eder.

 


Bu videoda, mikrocerrahi yöntemiyle yapılan boyun fıtığı tedavisine dair tüm detayları Dr. Kulaksızoğlu’ndan dinleyebilirsiniz.


 

Doku Hasarları, Yaralanmalar ve Yeniden Yapılandırma

Mikrocerrahi, yalnızca omurga problemlerinde değil aşağıdaki gibi daha geniş tıbbi alanlarda da yaygın şekilde kullanılır:

  • Fiziksel travma sonrası kopan uzuvların yeniden yerine dikilmesi (parmak, kol, bacak gibi),
  • Kanser cerrahileri sonrası oluşan doku kayıplarının mikro düzeyde onarımı,
  • Doğuştan gelen anormalliklerin cerrahi olarak düzeltilmesi,
  • Lenf damarları, kan damarları veya sinirler gibi ince yapıların onarımı,
  • Organ veya doku nakilleri için damar bağlantılarının sağlanması.

Bu tür durumlarda mikrocerrahi, hem işlevin korunması hem de estetik bütünlüğün sağlanması açısından altın standart olarak kabul edilir.

Mikrocerrahi ile Fıtık Ameliyatı Kaç Saat Sürer?

Mikrocerrahi ile uygulanan bel ve boyun fıtığı ameliyatları, genellikle kısa sürede tamamlanan, minimal invaziv işlemlerdir. Gelişmiş ekipmanlar ve cerrahi mikroskop kullanımı sayesinde işlem süresi oldukça optimize edilmiştir.

Ortalama Süre Ne Kadar?

Mikrocerrahi fıtık ameliyatı genellikle 45 ila 90 dakika arasında sürer.

Bu süre, fıtığın büyüklüğüne, sinir üzerindeki baskının derecesine ve hastanın genel sağlık durumuna bağlı olarak değişiklik gösterebilir.

Klasik Cerrahiye Göre Süre Avantajı

Açık cerrahi yöntemlerde, kesi daha büyük olduğu için operasyon süresi uzar (90–150 dakika). Mikrocerrahide ise kas dokusuna minimum zarar verildiğinden ameliyat süresi daha kısadır ve kanama riski daha düşüktür. Ayrıca operasyon sonrası hasta daha çabuk mobilize edilir.

Taburculuk Süresi ve Hastanede Kalış

Çoğu mikrocerrahi fıtık ameliyatı aynı gün taburculuk ile sonuçlanır. Nadir durumlarda 1 gece gözlem amaçlı hastanede kalınabilir.

Hasta, genellikle ameliyat sonrası 4–6 saat içinde ayağa kalkabilir ve günlük aktivitelerine kontrollü şekilde dönebilir.

Mikrocerrahi kapalı ameliyat mı? sorusunu da sıkça alıyoruz. Evet, mikrocerrahi minimal kesiyle, kapalı teknikle uygulanan bir ameliyattır ve bu özelliği sayesinde hem operasyon süresi hem iyileşme süresi kısalır.

Mikrocerrahi ile Klasik Fıtık Ameliyatı Arasındaki Farklar

Bel ve boyun fıtığı tedavisinde tercih edilen cerrahi yöntem, hastanın iyileşme sürecini ve konforunu doğrudan etkiler. Mikrocerrahi, son yıllarda giderek daha fazla tercih edilen bir yöntem olup klasik açık cerrahiye göre birçok avantaj sunar.

1. Kesi Boyutu: Minimal vs. Geniş Kesiler

Mikrocerrahi: Yaklaşık 1–1.5 cm’lik küçük bir kesi ile gerçekleştirilir. Cilt, kas ve dokular minimum düzeyde açılır.

Klasik Cerrahi: Genellikle 4–6 cm veya daha fazla kesi gerektirir. Kas dokusu daha fazla zarar görebilir.

Küçük kesi, sadece estetik değil, aynı zamanda iyileşme süreci ve ağrı düzeyi açısından da ciddi avantaj sağlar.

2. Kanama Miktarı ve Doku Zedelenmesi

Mikrocerrahi sırasında yüksek çözünürlüklü cerrahi mikroskop sayesinde damar ve sinir yapıları net şekilde görüntülenebilir. Bu da kanama miktarını minimuma indirir ve çevre dokulara zarar verme riskini azaltır.

Klasik cerrahide ise daha fazla dokuya erişmek gerektiğinden, kanama ve doku hasarı olasılığı artar.

3. İyileşme Süresi ve İşe Dönüş

Mikrocerrahi fıtık ameliyatı sonrası, hasta çoğu zaman aynı gün taburcu edilir. Ortalama 1 hafta içinde hafif günlük aktivitelere, 2–3 hafta içinde işe dönüş mümkündür.

Klasik cerrahi sonrası ise hastanede kalış süresi daha uzun olabilir ve tam iyileşme süresi 4–6 haftayı bulabilir.

Mikrocerrahi Sonrası İyileşme Süreci

Mikrocerrahi sonrası iyileşme süreci, klasik cerrahi yöntemlere kıyasla genellikle daha hızlı ve konforlu ilerler. Bunun temel nedeni, çevre dokulara minimum zarar verilerek yapılan hassas müdahalelerdir. Ancak her cerrahi girişim gibi bu süreç de bireysel faktörlere ve uygulanan operasyonun niteliğine bağlı olarak değişkenlik gösterebilir.

İlk 24 Saat: Gözlem ve Mobilizasyon

Ameliyat sonrası ilk gün, hastanın durumu gözlemlenir ve komplikasyon gelişip gelişmediği izlenir. Mikrocerrahinin avantajı, çoğu vakada hastanın aynı gün taburcu edilebilmesidir.

Bu süreçte hafif ağrı, yorgunluk hissi veya operasyon bölgesinde minimal rahatsızlık oluşması beklenen durumlardır. Erken mobilizasyon (yani hastanın mümkün olduğunca kısa sürede ayağa kalkması) iyileşmeyi destekleyen önemli bir faktördür. Uzun süre yatakta hareketsiz kalmak, hem fiziksel hem dolaşımsal komplikasyon riskini artırabileceğinden hekimin yönlendirmesiyle hafif hareketlere başlamak önerilir.

Fizik Tedaviye İhtiyaç Var mı?

Her mikrocerrahi sonrası fizik tedavi zorunlu değildir. Ancak birçok durumda destekleyici egzersiz programları iyileşme sürecini hızlandırır. Özellikle bel ve boyun fıtığı operasyonlarından sonra, kas yapısını korumak ve günlük yaşamda doğru duruş alışkanlıkları kazanmak için fizyoterapist eşliğinde yapılan uygulamalar faydalıdır. Ayrıca, hastaya özel belirlenen egzersizlerin düzenli uygulanması, tekrar eden yakınmaların önüne geçilmesinde önemli rol oynar.

Ağrı Yönetimi ve Nüks Riski

Mikrocerrahinin en dikkat çeken avantajlarından biri, ameliyat sonrası ağrının oldukça düşük seviyelerde seyretmesidir. Minimal doku hasarı sayesinde ağrı kontrolü kolaydır ve hastalar çoğunlukla reçeteli ağrı kesicilerle süreci rahatlıkla yönetebilir.

Nüks riski ise birçok faktöre bağlıdır. Uygulanan cerrahi tekniğin doğruluğu, hastanın yaşam tarzı, hareket alışkanlıkları ve önerilere uyumu bu noktada belirleyici olur. Özellikle masa başı çalışanlar, ağır kaldıranlar veya düzenli egzersiz yapmayan bireylerde yeniden benzer şikayetlerin ortaya çıkma ihtimali daha yüksek olabilir. Bu nedenle, cerrahi sonrası takip ve yaşam tarzı düzenlemeleri büyük önem taşır.

Mikrocerrahi nedir
Mikrocerrahi Nedir?: Bel ve Boyun Fıtığı Tedavisine Modern Yaklaşım
Mikrocerrahi Ameliyatı Olanların Yorumları Ne Söylüyor?

Mikrocerrahiyle tedavi olmuş hastaların deneyimleri, yöntemin gerçek dünya performansı hakkında önemli ipuçları verir. Birçok kişi ameliyat sonrası dönemde ayakta kalkabildiğini, günlük işlerini daha kolay yapabildiğini ve ağrılarının belirgin biçimde azaldığını ifade ediyor.

İyileşme sürelerine bakıldığında mikrocerrahi geçirmiş bireylerin çoğu aynı gün ya da ertesi gün yürümeye başlayabiliyor, yaklaşık bir hafta içinde hafif işlerine dönebiliyor. Bu veriler sayesinde mikrocerrahide, geleneksel açık cerrahi yöntemlerine kıyasla ameli­yat sonrası mobilizasyon sürecinin çok daha kısa sürdüğünü görüyoruz.

 


İyileşme süreci, fizik tedavi, işlem sonrası hasta yorumları ve mikrocerrahiye dair diğer tüm detayları Dr. Onur Kulaksızoğlu’ndan dinlemek için Youtube kanalımızı ziyaret etmeyi unutmayın.


 

Mikrocerrahi Fiyatları Ne Kadar?

Mikrocerrahi ameliyatlarının maliyeti, işlemin hangi hastanede ve hangi koşullarda yapılacağına bağlı olarak önemli ölçüde değişiklik gösterebilir. İşlem, hem teknolojik altyapı hem uzmanlık düzeyi hem de hastanın genel sağlık durumu açısından değerlendirildiğinde fiyat farklılıkları doğurur.

Operasyon tipine göre bakıldığında, bel ya da boyun fıtığına yönelik mikrocerrahi ile geniş kapsamlı travma-onarım mikrocerrahileri arasında fiyat farkları bulunabilir. Örneğin, sadece bir diskektomi içeren mikrocerrahi girişiminde teknoloji ve ekipman gerekleri, genel anestezi süresi, hastane yatışı ve doktor tecrübesi gibi etkenler fiyatı yukarı çekebilir. Öte yandan, daha basit düzeyde bir sinir onarımı ya da periferik doku cerrahisi için fiyatlar görece daha düşük olabilir.

Özetle, mikrocerrahi ameliyatı düşünen bir hasta olarak; hangi hastanede, hangi doktorla, ne tür teknolojiyle işlem yapılacağı, paketin neyi kapsadığı konularını ayrıntılı şekilde öğrenmeniz önemli. Yatırım yaptığınız bu adım, kısa süreli iyileşme avantajı ve uzun vadeli fonksiyonel yaşam kalitesi açısından göz önünde bulundurulması gereken bir karar.

Mikrocerrahi Kimler İçin Uygundur?

Mikrocerrahi seçeneği, geleneksel cerrahi yöntemlerin yeterli olmadığı veya daha az travmatik bir müdahale aranan durumlarda ön plandadır. Ameliyatsız tedavi yöntemleri (örneğin; fizik tedavi, iğne‑enjeksiyon, ilaç tedavisi) etkinlik göstermediğinde, mikrocerrahi düşünülmelidir. Özellikle sinir, damar ve yumuşak dokuya yönelik ciddi baskı veya hasar tespit edildiğinde mikrocerrahi uygun bir seçenek olarak değerlendirilir. 

Ameliyatsız Tedavilerle Yetersiz Kalındığında

Bel veya boyun fıtığı, kanal darlığı gibi omurga problemlerinde genellikle önce konservatif yollar (istirahat, fizik tedavi, ilaç takibi) tercih edilir. Ancak bu tedavilerle semptomlar düzelmiyor, ağrı artıyor, kas gücü düşüyor veya sinir hasarı ilerliyorsa, mikrocerrahiye yönelmek gerekebilir. Çünkü bu durumda “dokuya zarar vermeden müdahale” etme ihtiyacı doğar.

Cerrahinin Gerekli Olduğu Durumlar

Mikrocerrahi, ayrıca şu durumlarda da uygun bir tercih olabilir:

  • Yaşamsal organ veya vasküler yapıların korunması gerekiyorsa (örneğin damar anastomozları, sinir rekonstrüksiyonları) 
  • Zaman kritik bir operasyon gerekiyorsa ve anormal veya travmatik doku çıkarılmalıysa
  • Açık cerrahinin riskleri yüksek, iyileşme süreci uzun veya yara travması fazlaysa

Mikrocerrahi Hakkında Daha Fazlasını Öğrenin

Mikrocerrahi, her hastada aynı sonuçları vermeyen; kişiye, tanıya ve şikâyetlerin şiddetine göre planlanan hassas bir tedavi yaklaşımıdır. Bu konuda deneyimli bir beyin ve omurga cerrahından detaylı bir değerlendirme alarak sizin için en uygun yöntemi belirlemek mümkündür.

Daha önce ameliyat olmuş hastalarımızın yorumlarına göz atabilir, YouTube kanalımızdaki videoları izleyebilir ya da doğrudan bizimle iletişime geçerek süreci birlikte planlayabilirsiniz.

Hemen iletişim sayfamızdan randevu alın ya da merak ettiklerinizi aşağıdaki sıkça sorulan sorular bölümünde keşfedin.

Mikrocerrahi Hakkında Merak Ettikleriniz

Mikrocerrahi nedir, ne anlama gelir?

Mikrocerrahi, çıplak gözle görülmesi zor olan damar, sinir ve doku yapılarına müdahale etmek için geliştirilen, özel mikroskoplar ve mikro aletlerle uygulanan cerrahi tekniktir. Genellikle beyin, omurga, üroloji, plastik cerrahi ve ortopedi gibi alanlarda kullanılır.

Mikrocerrahi ameliyatı nasıl yapılır?

Mikrocerrahi ameliyatı, özel bir ameliyat mikroskobu altında gerçekleştirilir. Girişim sırasında çok küçük kesilerle çalışılır, çevre dokulara minimum hasar verilir. Bu da iyileşme sürecini hızlandırır.

Mikrocerrahi kapalı ameliyat mı?

Evet, mikrocerrahi yöntemler genellikle kapalı cerrahi olarak kabul edilir. Açık ameliyatlara kıyasla daha küçük kesilerle ve minimal invaziv tekniklerle gerçekleştirilir.

Mikrocerrahi fıtık ameliyatı ne kadar sürer?

Mikrocerrahi ile bel ya da boyun fıtığı ameliyatı, genellikle 45 ila 90 dakika arasında sürer. İşlem sonrası hastalar çoğunlukla aynı gün ya da ertesi gün taburcu edilir.

Mikrocerrahi ameliyatı sonrası ağrı olur mu?

İlk 24 saatte hafif-orta düzeyde ağrı normaldir, ancak klasik cerrahiye göre çok daha az hissedilir. Ağrı genellikle birkaç gün içinde azalır ve kontrollü şekilde yönetilebilir.

Mikrocerrahi ile klasik cerrahi arasındaki fark nedir?

Mikrocerrahi, daha küçük kesi, daha az kanama ve daha kısa iyileşme süresi gibi avantajlar sunar. Klasik cerrahide ise dokuya daha fazla müdahale gerekebilir, bu da toparlanma süresini uzatabilir.

Mikrocerrahi kimlere uygulanabilir?

Ameliyatsız yöntemlerden fayda görmeyen, ilerleyici nörolojik bulgular gösteren ya da günlük yaşam kalitesi düşen hastalar mikrocerrahi için aday olabilir. Karar, uzman muayenesiyle belirlenir.

Mikrocerrahi varikosel ameliyatı nedir?

Varikosel tedavisinde mikrocerrahi, testis toplardamarlarını mikroskop altında ayırarak bağlamayı amaçlar. Başarı oranı yüksektir ve sperm kalitesini artırabilir. Bu işlem genellikle üroloji alanında uygulanır.

Mikrocerrahi beyin ameliyatı için kullanılır mı?

Evet. Mikrocerrahi, beyin tümörleri, anevrizmalar, damar yumağı (AVM) gibi hassas yapılarda güvenli cerrahi için tercih edilir. Mikroskop altında daha kontrollü bir alan sağlar.

Mikrocerrahi ameliyatı sonrası işe dönüş süresi ne kadar?

Genellikle 1–2 hafta içinde masa başı işlere, 4–6 hafta içinde ise fiziksel aktivite gerektiren işlere dönülebilir. Bu süre, ameliyat türüne ve hastanın genel durumuna göre değişir.

Profile Picture
Op. Dr. Onur KULAKSIZOĞLU Online
×
Merhaba,
Size nasıl yardımcı olabilirim?